Yazılarım

Düşünümden Süzülenler

Kaleme Döktüklerim

Dingin Yaşam

İç Huzurun ve Gerçek Gücün Göstergesi

Yaşamda dingin olma, insanın zihinsel, duygusal ve fiziksel olarak dengeye ulaşması ya da denge halinde olması ve yaşaması anlamına geliyor.

Dingin bir zihin, stresle başa çıkmayı kolaylaştırıyor, problemlere daha mantıklı ve çözüm odaklı yaklaşımı sağlıyor. Odaklanma, özel hayatta ve iş hayatında verimliliği artırıyor. Dingin insan, duygusal patlamalar yaşamaz, öfkeli ve tepkili değildir, aksine kaygıyı da iyi yönetir. Anlayışlı ve sabırlı bir yaklaşım sergiler, bu da hayattaki ilişkilerini olumlu etkiler. İç huzuru vardır ve kendini mutlu hisseder.

Dingin bir zihin, kişinin kendini tanımasını ve kendisinin farkında olmasını sağlar. Dingin insan, değerlerinin ve ihtiyaçlarının bilincinde olduğundan, kararlarını sakin ve mantıklı şekilde alır, olaylar karşısında yaratıcı çözümler üretebilir. Dingin insan, fırtınalı denizlerde bile sakin kalmayı başarır.

"Kendi kendine hâkim olan bir ruh, dingin ve özgürdür." - Sokrates

Yaşamımızın her anı öyle çok da kolay değil. Yaşadıklarımız, hedefler, başarı, başarısızlıklar, sosyal ilişkiler ve bunların hayat bütününde yönetilmesi, geliştirilmesi ancak dingin kalarak, sakinlik ve bir olgunluk hali ile mümkün olabilir.

Bu hal, doğuştan gelen bir özellik olmasına rağmen, geliştirilebilir ve dönüştürülebilir de bir özelliktir. Bu nedenle bu yapıya kavuşmak isteyen insanlar için; meditasyon, nefes egzersizleri, yoga, doğada zaman geçirme, doğal ortamlarda bulunma, yürüyüşler, düzenli bir yaşam disiplini, planlı, programlı olma, zihne gereksiz bilgi akışını engelleme gibi yollar önerilebilir.

Dinginlik, daha sağlıklı bir kalbe, mutlu ve anlamlı bir yaşama davettir. Yaşamın en yüksek notasıdır.

"Şimdi'nin dinginliği, tüm geçmişin yükünü hafifletir ve geleceğin korkusunu siler." - Eckhart Tolle

Doğu Felsefesinden Buda’ya göre ise, dingin bir zihnin, her şeyin en doğrusunu gördüğünü, tutkulara kapılmayan bir kişinin, yaşamın özünü bulduğunu düşünür.

« Geri Dön